Bebekten öncesi ve ben...

Üniversitede okuduğum Bilgisayar Programcılığı bölümünü müzik sevdası yüzünden bırakıp konservatuvara hazırlanmaya başladım. Müzik/Temel Bilimler bölümünü kazandığım üniversitenin ilk yılında çalışmaya başlamış ve tercihimi hep eğitmenlikten yana kullanmıştım.. Mezun olduktan sonra 1 yıl daha Sakarya'da kalıp hem formasyon almış, hem de MEB'e bağlı olarak müzik öğretmenliği yapmıştım. Bu kadar okumak yeter; çalışmaya devam diyerek İstanbul'a -memleketime- geri döndüm..ve şu an yaşadığım hayat bu dönemlerde şekillenmiş oldu. 

Üniversitenin son yıllarından itibaren hem iş hem hayat arkadaşım olan sevgilim Muratla 2012 yılında evlendim... Benim erkek versiyonum olan eşimle hep aynı iş yerlerinde çalıştık, aynı okulda okuduk..Yükselenleri Yengeç olan iki Başak burcuyuz:)Kısacası ben ruh eşimi buldum, darısı herkesin başına..

 İstanbul'da 0-5 yaş özel bir oyun & eğitim merkezinde Müzik öğretmeni olarak çalışan ben, bebek sınıflarına da sırf onlara olan yoğun ilgimden ve bu konuda tecrübem olmasından dolayı seçilmiştim. Bebeğim yoktu ama tecrübem vardı; Çünkü küçüklüğümden beri başta akrabalarım ve komşularımız olmak üzere bir çok bebeğin bakımına şahit olmuş, incelemiş ve çoğu zaman da bana bebek emanet edildiği olmuştu. Ama bebekler konusunda beni en çok değiştiren yeğenim İnci'nin doğumu oldu. Doğduğu andan itibaren ilk 3 ay yengeme yardımcı olmak için yanlarında kalmış, bu mucizevi döneme şahit olma şansını yakalamıştım.. Hala olmak paha biçilemez bir duygu, hele bir de ilk konuşmaya başladığında ağzından çıkan ilk "hala" kelimesi.. :) Ardından 4 yıl geçti ve ikinci yeğenim Bora doğdu. Onunla da kız ve erkek bakımındaki farklara bir kez daha şahit oldum. Gelişim süreçlerindeki farklılıkları aldığım eğitimler sayesinde teorik olarak zaten biliyordum, bu fırsatla bunları deneyimleme şansım  da oldu.Tüm bunları yaşarken tabii ki benim içimde her zaman bir anne olma isteği.. Ama bunun olması için biraz zaman gerekiyordu.. O sıralar dersime gelen bebeklerle bu özlemimi gideriyordum:)İlerleyen zamanlarda aynı iş yerinde yönetici asistanlığı yapmaya başladım ve müzik derslerini yeni gelen müzik öğretmenimize devrettim..Eşim de benimle aynı iş yerinde oyun derslerine giriyordu. Onun bebek ve çocuklarla olan iletişimi herkesin dilindeydi, hatta bir erkeğin çocuklar konusunda bu kadar duyarlı olduğuna bir çok annemiz inanamıyordu.. Onun bu kadar hazır olduğunu gördükçe benim çocuk isteğim daha da artıyor, bu konuda artık harekete geçmek istiyordum..

Eşim de ben de haftanın 6 günü çalışıyor ve artık yaşam kalitemizi sorguluyorduk. Eşim klarnet çalıyor ve haftanın 2-3 günü de müzik programlarına gidiyordu. Yükü benden çok daha ağırdı..Böyle gitmeyeceğini anladık ve uzunca bir süre düşünüp buna bir son vermeye karar verdik..İşten ayrılarak Avrupa yakasından Anadolu yakasına; doğup büyüdüğüm yere dönme kararı aldık. Kış günü olmasına rağmen şansımıza güzel bir ev bulup taşındık ve babamın makine üzerine kurduğu aile şirketimizde işe başladık..Emekli olunca iş yerini abim ve bana devretmişti babam..Kağıt üzerinde görünen bu ortaklığı gerçeğe dönüştürmek hem de abime yardımcı olmak bize duygusal olarak iyi gelmişti. Uzun bir aradan sonra hafta sonları çalışmamak ve akşam erkenden eve gelmek bizde büyük bir boşluğa ve rahatlamaya yol açtı..   
Bu yüzden olacak ki 7-8 aydır gelmeyen bebek haberimiz, buraya taşınıp kafamızı rahatlatınca 1 ay içinde geldi:)

Şimdi İnci 6, Bora 2 yaşında ve onlara bir yeğen bekliyorum:) Benim kadar İnci de bir bebeğim olacağı için heyecanlı.. Benden bir kız bir de erkek bebek istiyor, biri kendine biri de Bora'ya arkadaş olsun diye:)İkiz olmasını çok istedi ama elimden bir şey gelmedi bu konuda :D

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Profilo KuruMax ile Evde Meyve Kurusu Deneyimi

Ürün Denemeleri - Heyner Capsula Multifix Aero (9-36kg) Oto Koltuğu

40. Hafta - Bitmeyen Gebelik yapmışlar =)