25 - 26. Haftalar : En Güzeli Evde Tatil :)

Tatilimiz çok güzel geçti, yüzdük - gezdik.. Ama ben ancak evde geçirdiğim şu son 1,5 haftada gerçek anlamda dinlenebildim..

Tatil dönüşü insanda ister istemez hava değişimi vs. derken ayrıca bir yorgunluk oluyor. Bizim 1 hafta da evde dinlenme şansımız vardı, biz de bunu sonuna kadar değerlendirdik:)
Öncelikle tatil sonrası yapmamız gereken işleri tamamlamak istedik... Havanın sıcaklığından ve neminden zar zor nefes alarak kendimizi iş yerine zor attık.. Birtakım evrak işlerini hallettikten sonra, biz tatildeyken arızalanan arabamızı servise götürdük. Arabanın ertesi gün teslim edileceğini öğrenince minibüse binip dönmek için yola koyulduk. Bu arada sıcak iyice bastırmış, ben adım atmakta zorlanır hale gelmiştim bile.. Derken birden yağmur başladı. Başlarda güzel gelen yağmur, biz minibüsteyken birden doluya çevirdi. Tabi gök gürültüsü şimşekler eşliğinde kafamıza "taş" yağınca insanlarda da bir panik oldu haliyle.. Tuzla'dan Pendik'e kadar olan yolu Allah'a emanet, şoförün gönül gözüyle geldik.. Ön cam hem yağmurun hem buharın etkisiyle tamamen görüşe kapalıydı... Neyse ki kazasız belasız bir şekilde gelip Pendik duraklara yanaştık..Bu sırada dolu yerini aynı filmlerde hortumla yaptıkları gibi bir yağmura bıraktığı için kimse minibüsten inmedi:) Tabi Murat akşam işe gideceği için, bizim onlarla birlikte oturup yağmurun dinmesini beklemeye zamanımız yoktu..Hem de evde tatil sebebiyle yiyecek hiçbir şey olmadığından markete uğramak zorundaydık. Koskoca durak alanında bir kişi bile yoktu, gözümüzü karartıp atladık minibüsten..ve o an anladım neden dışarıda kimsenin olmadığını:D İlk kez markete "yüzerek" gittim:)Yukarıdan hortumla ıslatılmamız yetmiyormuş gibi, acele edelim derken girmediğimiz çukur - su birikintisi kalmadı :D Markete kendimizi zor attık.. 

Sudan çıkan ben :)
ve sudan çıkmış kocam :)
Markete girince de elektrik kesintisi vs. derken maceramız sırılsıklam bir şekilde evde son buldu :)
Sen misin İstanbul'a sıcak diyen... :)

Ertesi gün arabamızı alıp arkadaşımız Gülnaz'ın Murat'ı çağırdığı "kız alma" işine gittik..Tabi yine yağmur eşliğinde:) Murat davul çaldıkça Mercan da içeriden vurdu sürekli:) Hala bilmiyoruz, rahatsız mı oluyor, hoşuna mı gidiyor ama bir tepki verdiği kesin:) Gelin kızımızı evden çıkarıp düğününe uğurladıktan sonra hızımızı alamayıp bir de Kadıköy gezisi yaptık:)

25. Hafta sonunda göbeğim ve ben:)


Hafta sonumuzu daha çok evde geçirdik..Bol bol kahve keyfi yapıp dinlendik:)

25. Hafta - Artık tepsiye ihtiyacım yok, kızım var :)

Ve pazartesi Dr. randevumuz vardı.. Mercan hanım gayet iyi, bu sefer yüzünü biraz görebildim:) Tabi tahlil için aç karna gittiğimden hala uyuyordu kendileri.. Yaklaşık 830gr kadar olmuş, bense 64,7 kg:( Sen tatilde o kadar yüz-yürü, fazla yememeye çalış; sonuç yine ayda 2 kg.. Neyse artık ben de koyverdim gitti:) Şeker yüklemesi testimizi de yaptırdık, sonuçlar iyi çıktı çok şükür, her şey yolunda şimdilik:) Erken doğum riski de görünmüyormuş.. Ben nedense hala erken geleceği gibi bir hisse sahip olsam da.. Bakalım, sağlıkla gelsin inşallah ne zaman isterse:)

Şeker yükleme testimizi de yaptırdık..

Refakatçimin mutlu sonu:)
Benimle birlikte 1'e kadar aç bekleyen sevgili kocam da, test sonunda benim için gelen bisküvi ve sütü mideye indirirken yakalandı :D "Ben yemeyeceğim" deyip odada bulunan lavaboya gidişimi fırsat bilerek hemen paketi açmış :) Sonuna kadar hak etti ama :D

Hastane çıkışı bir diğer durağımız da sağlık ocağı oldu.. İlk dozu yaptırdığım tetanoz aşısının 2. ve son dozunu da yaptırmış oldum.. Bu seferki diğeri kadar uzun süreli bir ağrı yapmadı çok şükür. Önceki 3-4 gün sürmüştü, bu 2 günde geçti:)


Test ve aşı sonrası bizim "hamileler birliğinden", eski iş arkadaşım Esin'i ziyarete gittik.. Her zamanki gibi hamile muhabbetleri yoğunluktaydı:) Aramızda 8 haftalık bir fark var, o erkek bebek bekliyor ben de kız.. Umarım ileride iyi anlaşırlar:)

Hazır evde vakit geçirme şansımız varken Mercan'a oda yapmayı düşündüğümüz küçük odamızı biraz elden geçirmek istedik.. İşe eski evden taşınırken ıvır zıvır her şeyi doldurduğumuz iki koliyle başladık.. O iki koliyi ayırıp içindekileri atmak bile bütün günümü almış, gün sonunda fark ettim:( Hem de korkunç bir ağrı ile.. Artık eskisi gibi iş yapamadığımı bir kez daha kabullenmiş oldum.. Tüm günümü  harcamış olsam da sonuçta o kocaman 2 koliyi, küçücük bir koli haline getirebilmeyi başardık. Kolilerde, asılmayı bekleyen süslerimiz duvardaki yerlerini aldılar..Balkonumuzu da iyice toparlayıp artık kahvaltı ve akşam yemeklerimizi burada yemeye başladık..

Eski oyun kartlarından yaptığım İstanbul tabloları :)

Balkonumuzun son hali 

Arkadaşlarımız Didem ve Savaş'ın ev hediyesi:)

Şikayet etmek istemiyorum ama İstanbul gerçekten çok sıcak.. Hele geceleri zaten uyuyamayan ben, iyice işkence çeker oldum.. Gece uyanmalarımın sayısı arttı, bir yandan da çevremdeki yastık sayısının :) Baktım böyle olmayacak şu "hamile yastığı" denen şeylere bir bakayım dedim.. Fİyatları görünce hemen bana bir ilham geldi kendim oturup diktim :D Evde lastikli olmadığı için kullanamadığım bir çarşaf vardı, hem kılıfı hem yastığı onun yarısından yaptım.. Oldu bitti.. Doldurmak için silikon elyaf alacağım sadece.. İlerde de Mercan'a yatakta destek olarak kullanırım.. Karnımdaki kadar hareketli olursa yataktan bol bol düşecek gibi görünüyor bizim kız:) Şimdiden önlem almak lazım..

Hamile yastığımı kendim diktim, sıra içini doldurmaya geldi.


Bu yastıkları farklı şekillerde dikiyorlar, C veya U şeklinde vs.. Ama yastığın yatakta benden daha çok yer kaplamasını istemediğimden ben L şeklinde yaptım.. Gayet de kullanışlı, amaca uygun oldu..





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Profilo KuruMax ile Evde Meyve Kurusu Deneyimi

Ürün Denemeleri - Heyner Capsula Multifix Aero (9-36kg) Oto Koltuğu

40. Hafta - Bitmeyen Gebelik yapmışlar =)