24. Hafta - 2 kişilik son tatilimiz :)

Son yazımı 3 hafta önce yazmışım, tatil vs derken zamanın nasıl geçti anlamadım :)

Doktordan "uçakla gidebilirsin" cümlesini duyduğum anda planlar yapmaya başlamış, iş yerine döndüğüm anda uçak biletlerimizi almıştım:) Gün sayıyordum ki 21 Temmuz günü göz açıp kapayıncaya kadar geldi bile... Uçağa binerken biraz tedirgindim, ama her seferinde olduğu gibi yolculuk başlayınca her şey yoluna girdi. İzmir'e vardığımızda bizi annem ve babam karşılamaya gelmişlerdi. Tabii annemin ilk baktığı yer "göbeğim" oldu:)Son görüşmemizde bende göbek diye bir şey yoktu tabii:)

Annemlerin Sığacık'taki evlerine varınca ilk işimiz İnci ve Bora ile hasret gidermek oldu :) Kolay değil ilk kez bu kadar uzun süre ayrı kaldık.. Onlar da bizi özlemiş, bol bol sarıldık birbirimize:)

İkinci işim ise marina içerisinde yer alan tuzlu su havuzuna gitmekti!! Haftalardır beklediğim an gelmişti, hiç vakit kaybetmeden havuzda buldum kendimi:)
22 Haftalık halimle ben:)
Yengem-Murat-Ben
Bora-Annem-İnci


Teos Marina

D vitamini depolayan eşim:)


Mercan'ı yüzdürüyoruz:)
Eşim ve Ben
 Ve sonrasında her gün havuzdaydım :) Yeğenim İnci de bu sırada kolluksuz yüzme işini iyice geliştirdi. Onlar Murat'la yüzme çalışmaları yaparken ben de Mercan'ı yüzdürdüm :D 2 yaşındaki yeğenim Bora ise inatla suya girmedi.. Neyse artık o da bir gün alışır diyor, ısrar etmiyoruz:) 

Havuz dışındaki zamanımızın çoğunu çocuklarla birlikte geçirdik, bol bol oyun oynadık.. Mercan'a da İzmir havası yaramış olacak ki hareketleri çok belirginleşti. Kıpır kıpır hiç durmadı yerinde:) Çocuk seslerinden de etkileniyor olabilir, sebebini bilemedik ama gerçekten hiç rahat durmadı, dışarıdan izledik kendilerini :)

İnci ile çanta boyama etkinliğimiz 



Yavrucuklar Parkta :)

Eti Puf ile göbek yarıştırırken:)

Kaplumbağa terbiyecileri :)


Havuz ve ev dışındaki diğer bir durağımız ise teknemizdi.. Eskiden deniz tutması nedir bilmeyen ben, daha marinadan ayrılmadan kendimi zor attım kamaraya:) Tekne sallandıkça Mercan da sağ olsun oynadıkça oynadı.. Onun kıpırtıları, benim baş dönmem derken çapayı attığımız gibi denizde buldum kendimi:) Deniz suyu havuz gibi sıcak değil tabii, ilk girişim biraz zorladı. Soğuk suya bir anda girince karnımın nasıl kasıldığını unutamam :) Mercan kim bilir içeride neler düşünüyordur, "daha doğmadan nedir bu çektiklerim" diye :D

Yağmura aldırmadan denizlerdeyiz :)
Denizde çöp toplamak için gezintiye çıkan eşim:)
Bunlar da topladıkları..
Tekneyle ilk açılmamızda demirlediğimiz koyda dalış teknesi "Salyangoz" ile karşılaştık.. Öncelikle Murat ve yengem yüzerek onların teknesine gitmeye karar verdiler, arkalarından da İnci ve ben gittik.. Giderken babam İnci' yi botun üzerine aldı, onlar botun üstünde ben yanında tutunarak gittim:) Tekneye vardığımızda insanların bakışı çok komikti, şaşırdılar tabii onlar da botla çekilen koca göbekli birini görünce:D Kolaylık olsun diye bota tutundum ama baktım öyle daha zor oluyor, dönüşte kendi kendime yüzerek teknemize döndüm:) Ben bunları yaparken yakınlarım da "Suya gir ama çok yüzme, kendini yorma" şeklinde mesajlar atıyorlarmış ki, ben onları çok geç gördüm maalesef :)
Yüzmekten yorulduk, enerji topluyoruz:)
Babam&Annem
Bizim teknede işler böyle yürüyormuş :)

Cuma günü abimin de İstanbul'dan gelmesiyle kadro tamamlandı. Bir akşam dalgıç arkadaşları ile yemeğe gittik. Murat yanına klarnetini de aldı, yemek sırasında çaldık söyledik..Keyifli bir akşamdı.

Dalgıçlarla akşam yemeğindeyiz

Bayram haftası olunca annem, eşim ve ben arabaya atlayıp Söke'ye doğru yola koyulduk.. Tam da öğlen saati yola çıkmaya nasıl karar verebildik bilmiyorum ama Söke'ye vardığımızda üçümüzün de başına güneş geçmişti..Neyse ki çabuk atlattık:) Eve vardığımızda Murat'ın küçük ablası da ailesiyle birlikte oradaydı. Kendisi de 2. çocuğuna hamile olan Şennur Abla ile bol bol hamile muhabbetleri yaptık:D Bu sırada Murat da kendi yeğenine kavuşup hasret giderdi:)Murat'ın babası hepimize yine birer poşet içerisinde hediyeler hazırlamıştı. Bu seferki hediye poşetimizde diğerlerinden farklı olarak Mercan için bir çift bebek çorabı da vardı:) Böyle şeyler olunca insan daha bir heyecanlanıyor, ailemize yeni biri katılıyor olduğu için :)

Bayramda Söke'ye gelmişken Murat'ın babaannesini ve halalarını görmeden olmaz dedik, başladık bayram ziyaretlerine. Biz akraba ziyaretlerimizi yaparken Murat'ın büyük ablası ve yeğenleri de eve geldi, onunla da görüşme fırsatı bulmuş olduk.. Akşam olunca da Kuşadası'na, Şennur Ablaların evine kalmaya gittik.. Hamile sohbetlerine orada devam ettik:) 


Murat ve yeğeni Alperen (sağda)

Murat - yeğenleri Doğu Ener ve Enes ile :)
23. Hafta - Görümcem ile göbek tokuştururken:)
Kahvaltımıza ortak olmak isteyenler var:)
Balkona gelen misafir kumru :)

Kuşadası'na gitmişken yeni bebekleri olan arkadaşlarımız Murat ve Ayşe' yi de görmeye gittik:)En son görüşmemizde Ayşe bebek haberini daha yeni almıştı, şimdi kızları Cemre Lena 4 aylık oldu bile :) Hatta kendisi büyümüş de Mercan'a küçülen giysilerini bile verirmiş:)
Lena ablasından Mercan'a hediyeler:)
Kuşadası'ndan tekrar Söke'ye döndüğümüzde bizi bekleyen iki düğün vardı.. Biri Murat'ın çocukluk arkadaşı Ömer'in ablasının, diğeri de akrabalarından birinin.. Üst üste iki gün düğün beni biraz yorsa da güzel ve renkli anlardı :) En zor kısmı da daha fazla dikkat çekmemek için oynayamıyor olmamdı :)

Eşim, ben, ablası evlenen Ömer ve gizli özne Mercan ile :)
Söke'ye her gittiğimizde pide yemezsek olmaz, Mercan'ı da şimdiden bu tatla tanıştırdık :)

Eşim ve Babası, Annem ve Ben - "Yenidoğan Pide" de
 

Badılcan dizen Murat :)


Akraba ziyaretleri, düğünler derken keyifle geçen 3 günün sonunda tekrar Seferihisar'a doğru yola koyulduk.. Bu sefer dersimizi almış olarak, sabah 8:30'da yola çıktık:) Yolda Yaylaköy' e uğrayıp kahvaltı ettikten sonra, eve götürmek için kocaman bir bazlama almayı da unutmadık tabii ki..
Bazlama - Yaylaköy / Kuşadası


Tatilimizin 2. kısmını yine bol bol havuz ziyareti ile geçirdik:) Fırsatım varken bol bol yüzdüm, her akşam da yemek sonrası Murat'la yürüyüşe çıktık. Son zamanlardan Mercan sağ olsun bana yemek yiyecek yer bırakmıyor da :) Elinden gelse o elini, ayağını dışarı çıkarıp öyle rahatlayacak, bir türlü yerleşemiyor karnıma..

Havuza gidip gelirken marina içerisinde oluşturulmuş "organik bahçe"ye uğramayı da ihmal etmedik..Özellikle eşimin favori mekanlarından biri oldu burası:)

 
Murat ve yavru karpuz:)

İnci ve yavru karpuz:)
24 Haftalık halimle ben:)

Seferihisar'daki son günümüzde yine tekne ile açıldık, hatta bu sefer yelken bile yaptık:) Arada gidip yatsam da bu sefer daha iyi dayandım.. Yine bol bol yüzüp tatilin son gününü iyi değerlendirdik:)



24 Hafta- Yelken Seyri:)
Tatilin son günü yelken seyrimiz:)

Dönüş yolculuğumuzda uçak rötar yaptı, valizlerimiz gelmek bilmedi, taksicimiz asabi çıktı derken ufak tefek sorunlar yaşadık ama yorgunluktan hiç birini düşünecek halimiz olmadı:)


Ve tatil bittiii ...



Ve 2 kişi olarak çıktığımız son tatilimiz de böylece bitti:) Seneye Mercan ile birlikte gelmek için sabırsızlanıyorum.. İnşallah o günleri de görürüz:)


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Profilo KuruMax ile Evde Meyve Kurusu Deneyimi

Ürün Denemeleri - Heyner Capsula Multifix Aero (9-36kg) Oto Koltuğu

40. Hafta - Bitmeyen Gebelik yapmışlar =)